BASINDAN YAZILAR
Vergi İncelemeleri 28 Şubat’ta Da Sopa Olarak Kullanılmıştı / Yusuf Keleş - MuhasebeTR

Vergi İncelemeleri 28 Şubat’ta Da Sopa Olarak Kullanılmıştı / Yusuf Keleş

 Adalet, sağlık, vergi ve sosyal hizmet gibi konularda gerek siyasi iktidarın gerekse de bu kurumlarda görevli memurların her zaman objektif kriterlere göre davranması gerekir.

 


 

Bu çerçevede Maliye’nin eskiden beri siyasetten bağımsız bir kurum olduğuna şahit oldum. Gerek mesleğe giriş sınavlarında, gerekse de vergileme ve incelemelerde Maliye, siyasi iradenin telkinlerine göre değil, kendi ilkelerine göre hareket eden bir kurum olagelmiştir. Sadece 28 Şubat döneminde bu duruşun korunamadığını gördüm. Bu dönemde özellikle ‘yeşil sermaye’ diye adlandırılan kesim üzerine çok acımasız bir şekilde gidilmişti. Yapılan incelemeler, incelemelerdeki tavırlar ve kesilen vergi ve cezalarla söz konusu şirketlerin malî olarak krize girmelerine sebep olunmuştu. Maalesef günümüzde de benzer uygulamalara gidildiğini görüyoruz. Hatta bazı illerde siyasi iktidara yakın olduğu intibaını uyandıran bazı kendini bilmezlerin mükellefleri inceletmekle tehdit ettikleri dilden dile dolaşıyor.

Hedef, beyanın doğruluğunu denetlemek

Tüm çağdaş sistemlerde olduğu gibi ülkemizde de vergileme, esas olarak mükellefin beyanı üzerine yapılır. Mükellefin beyanının sorgulanmadan doğru kabul edilmesi söz konusu olmayacağı için de farklı vergi güvenlik müesseseleriyle bu beyanların doğru bir şekilde yapılması sağlanmaya çalışılır. Vergi incelemeleri de, bu beyanların doğruluğunu denetler. Vergi incelemesinden maksat, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamaktır. İncelemede, mükellefin ödediği verginin doğruluğu; defter, hesap, kayıt ve belgelerle, gerekmesi halinde yapılacak fiilî döküm ve dışsal diğer araştırmalarla test edilmiş olur. İnceleme sayesinde gelir dağılımında sosyal adaletin sağlanması, Hazine’ye gelir elde edilmesi ve ekonominin dengeye getirilmesi hedeflenir. Vergi incelemesi 5 yıllık tarh zamanaşımı süresi sonuna kadar, önceden bildirilmeksizin her zaman yapılabilir.

    Vergi incelemelerini esas olarak vergi müfettişleri yapar. 2011 yılı içerisinde çıkarılan 646 sayılı kanun hükmünde kararname ile doğrudan bakana bağlı Vergi Denetim Kurulu (VDK) oluşturulmuştur. Kurulda bakana bağlı ve müşterek kararname ile atanan vergi müfettişleri görev yapmaktadır. Vergi Denetim Kurulu, Adnan Ertürk başkanlığında, 6 başkan yardımcısı, 40 grup başkanı ve yakında göreve başlayacak olanlarla birlikte 10 bini aşkın vergi müfettişi ile faaliyet gösteriyor. Kurul, eski merkezî denetim elemanlarını üç büyük şehirde kurulan Büyük Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı’nda istihdam ediyor. Yine aynı kaynaktan Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı ve Örtülü Sermaye, Transfer Fiyatlandırması ve Yurtdışı Kazançlar Grup başkanlıkları kuruldu. Bu iki birim daha çok kayıp ve kaçağın çok olduğu sektörlerle ilgili ön incelemeler yapıyor. Ayrıca eski vergi denetmenlerinden oluşan Küçük ve Orta Ölçekli Grup başkanlıkları da 29 ilde toplam 32 grup başkanlığı olarak kuruldu. Şirketler, ‘risk analiziyle’ belirleniyor.  

    Hesap uzman yardımcısı olarak mesleğe başladığım 1996 yılından son zamanlara kadar, incelenecek mükellefler, şikayet veya ihbar benzeri işlemler yoksa tamamen rastgele seçiliyordu. Özellikle turneye giden inceleme elemanları vergi dairelerinde dosyaları tarayıp inceleyecekleri mükellefleri kendileri belirliyordu. Genellikle de aktif büyüklük veya yıllık ciroya göre ilk 100 mükellef arasından seçim yapılırdı. Bu durum aynı mükelleflerin tekrar tekrar incelenmelerine sebep oluyordu. Hatta incelemelerden bıkan firmaların çareyi şirket merkezlerini İstanbul’a taşımakta bulduklarına şahit olurduk.

    Yeni bir kararname ile kurulan Vergi Denetim Kurulu incelemelere ilişkin yönetmeliğinde incelenecek mükelleflerin öncelikle risk analizi sonuçlarına göre belirleneceği ifade edilmektedir. Kurul bu yönetmelikle inceleme kriterlerini kamuoyuna deklare etmiş bulunuyor. Bu çerçevede VDK’nın her türlü bilgi, veri ve istatistiği toplamak suretiyle oluşturulacak Risk Analiz Sistemi üzerinden mükelleflerin faaliyetlerini gruplar ve sektörler itibarıyla analiz etmesi, mukayeseler yapması ve bu suretle risk alanlarını tespit etmesi gerekiyor. Bu analizlere göre de firmalar incelemeye alınmalıdır.

    Vergi incelemesi objektif, belirli kriterlere göre ve tarafsızca yapılmazsa çok tehlikeli bir siyasal silaha dönüşebilmektedir. Vergi incelemeleri, matrah farkları bulma suretiyle ilave vergi tarhiyatları yapma, teminat isteme, ihtiyati haciz, ihtiyati tahakkuk gibi enstrümanları olan etkili bir yöntemdir. İnceleme yoluyla sadece şirketler değil, sektörler bile yönlendirilebilir, sindirilebilir, darboğazlara sokulabilir, hatta iflaslara sebep olunabilir. Vergi incelemeleri yoluyla bir sektörün bütün ticari sırları, tedarikçi listeleri, müşteri listeleri, üretim sırları, formülasyonu ele geçirilebilir. Bu bilgilerle bazı şirketler güçlendirilebilir, sektörün yapısına müdahale edilebilir, yandaş şirketler oluşturulabilir. 28 Şubat surecinde yapılan İstanbul Büyükşehir Belediyesi şirketleri, Albaraka ve İhlas Finans ve Konya merkezli şirketlerin incelenmesi bu gerçeğin yaşanmış örnekleridir.

Vergi Denetim Kurulu siyasî otoritenin emrinde

Ben öteden beri vergi incelemesi yapacak kurumun siyasi otoriteden bağımsız ve anayasal bir kurum olması gerektiğini düşünüyorum. Bu, başta vergi ödeyicisi şahıs ve şirketler için hukukî güvenlik sağlar. Çünkü iktidara gelen siyasi partiler nihayetinde toplumun bir kısmından oy almakta ve o kesimin değerlerinin ve menfaatlerinin işbirliği ile iktidara gelmektedirler. Dolayısıyla kendi taraftarlarını daha yakın hissederken kendilerine oy vermeyenleri de belli ölçüde kendilerine yabancı göreceklerdir. Bu durum doğrudan mülkiyet hakkını ilgilendiren vergileme işleminde tarafsızlığı imkânsız kılmaktadır. Mükellefi inceleyen ve bunun sonucunda da ilave vergi ve ceza salan vergi müfettişlerinin işlerini yaparken tarafsız, objektif ve nesnel kalmaları için Vergi Denetim Kurulu’nun siyasi idarenin tasarruf ve kapsam alanının, dışında kalması gerekir.

    Şu an mevcut Vergi Denetim Kurulu, Maliye Bakanı’na bağlı çalışan, yürütmenin bir birimi pozisyonundadır. Bakanın, dolayısıyla da hükümetin tasarruf alanında kalarak kimlerin inceleneceğini ve bu incelemeleri hangi vergi müfettişlerinin yapacağını siyasi otorite rahatlıkla belirleyebilmektedir.

 

 

(Kaynak: Zaman Gazetesi | 11.02.2014)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM