BASINDAN YAZILAR
17 Ağustos Depremi Sigortalıları Göstergede Vurdu/Şehitlerimiz Her Geçen Gün Artması İçimizi Kanatıyor / Vedat İlki - MuhasebeTR

17 Ağustos Depremi Sigortalıları Göstergede Vurdu/Şehitlerimiz Her Geçen Gün Artması İçimizi Kanatıyor / Vedat İlki

17 Ağustos 1999 depremi ile birlikte İzmit,Yalova ve İstanbul'da ciddi anlamda hasarlara yol açmış,bir çok vatandaşımız enkaz altında kalmış hayatlarını kaybetmiş,yaralanmış ve evleri yerle bir olmuştur.
En kaz altında insanlar inlerken 4447 sayılı jet düzenleme ile birlikte sosyal güvenliğin normları da yerle bir edilmiştir.

Emeklilikte yaşa takılanlar ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Kademeli emeklilik ,SSK-Bağ-Kur ve Emekli Sandığı mensuplarını vurmuştur.

Özellikle SSK,Bağ-Kur emekli olacaklar için maaş bağlama sistemi değişmiştir.

**SSK EMEKLİ AYLIĞI HESABINDA 10 YIL BAKILIR

17 Ağustos 1999 depremi ile o dönem hükümeti 4447 sayılı Kanunla birlikte son 10 yılın ortalaması emekli aylığını belirler kuralıyla sabitlendi.

SSK emekli aylığı hesaplanmasında , ortalama aylık gelirin aylık bağlama oranı (ABO) ile çarpılması denir, ABO’da gün sayısı ile belli edilir ki gün sayınız çoksa ABO yüksek, düşükse de azdır.

SSK’dan emekli olacakların ,emekli aylığının hesaplanmasında son 10 yılın ortalamasının alındığını biliyorlar, bu kural 31.12.1999 günü sabitlendi. 2000 'li yıllardan sonra emekli olanların 31.12.1999 gününden önceki çalışmalarının hesaplanmasında 1999, 1998, 1997, 1996, 1995, 1994, 1993, 1992, 1991, 1990 yıllarının kazançlarının ortalaması alınmaktadır.
Ali Tezel com .maaş hesaplama programında uygulamanın nasıl yapıldığını görebilirler.
**2000 YILINDAN SONRA UYGULAMAYA BAKILIR

4447 sayılı Kanun ile son 10 yılın ortalaması sistemi 2000 yılı sonrası dönem için kaldırılmıştır. Bir çok SSK’lı son 10 yılını yüksek öder yüksek emekli aylığı alırım diye bekler, 1999 öncesinde yüksek ücret ödeme konusunda aceleci davranmadığından, şimdi düşük emekli aylığı alacaktır. Aynı şekilde 1999 depremi sebebiyle 1999 yılının son 4/5 ayında sigortası ödenmeyenler de tüm çalışma hayatı boyunca tavandan prim ödemiş dahi olsalar 4/5 aylık boşluk sebebiyle göstergeleri düşecek(9475/12175 gibi ) göstergeden emekli olmuş yada olacaklardır.

1999 öncesi emekliler için getirilen intibakla birlikte çözüm getirilse bile,2000 sonrası emekliler için şu anda çözüm getirilmemiştir.

1999 deprem döneminde Ağustos-Aralık dönemlerinde boşlukları olan tavandan prim ödeyenlere borçlanma hakkı verilmeliydi,verilmedi.

**2000 yılı öncesi kısmi aylığın (A1) hesabı (506 SK GM 82/1-a)

Bilindiği üzere, katsayı esasına dayalı gösterge sistemi 2000 yılı itibariyle kaldırıldığından, sigortalıların 2000 yılından önceki kısmi aylıklarına esas göstergelerinin tespitinde kamu ve özel sektör için düzenlenen gösterge ve üst gösterge tespit tabloları kullanılmakta idi. Göstergenin tespitinde sigortalının 2000 yılından önce primi ödenmiş son 10 yılın prime esas kazancının ortalaması esas alınarak önce üst gösterge tespit tablosundan gösterge tespiti yapılmakta, ortalama yıllık kazanca yakın göstergenin bulunamaması halinde, bu defa 5 yıllık prime esas kazançların ortalaması alınarak gösterge tespit tablosundan gösterge tespiti yapılmakta, ortalama yıllık kazancın tespitine esas son 10 veya 5 yıllık prime esas kazançların bulunmaması halinde mevcut yıl sayısı esas alınarak aynı şekilde gösterge tespiti yapılmakta idi.

Kanunun geçici 2. maddesinin ikinci fıkrasında 506 sayılı Kanunun geçici 82. maddesinin (a) bendine göre gösterge sistemi içinde hesaplanacak kısmi aylıklara esas göstergenin, sigortalıların ortalama yıllık kazanç hesabına giren takvim yılı sayısına göre hazırlanacak olan gösterge ve üst gösterge tespit tabloları esas alınarak belirleneceği öngörüldüğünden, göstergenin tespitine esas 1 ila 10 yıla ilişkin prime esas kazançlar için özel ve kamu sektörüne ait gösterge tespit tabloları hazırlanmış olup, gösterge tablolarına göre hesaplanır.

SGK uyguladığı yöntem, son 10 yılın kazançlarını toplayıp, 10 rakamına bölmekten ibarettir ki bu basit ortalamadır ve haksızlıklara yol açmaktadır. Uygulamada görülmüştür ki ömrü boyunca bir şirketin genel müdürlüğünü yapmış ve bugünkü rakamlarla ayda 20 Binden fazla geliri olan birisi hastalanması, işsiz kalması vb nedenlerle (özellikle 1999 yılında) 6 ay SSK’ya prim ödememiş birisine bu şekilde ortalama bulunduğu için gösterge rakamı düşüyor.

Depremle birlikte henüz emekli olmayanlarda bu şekli ile gösterge haksızlığı bulunmaktadır.

**

ŞEHİTLERİMİZİN HER GEÇEN GÜN ARTMASI İÇİMİZİ KANATIYOR

07 Haziran seçim sonuçları sonucu ortaya çıkan hükümet kurma çabalarının kısmen boşa çıkması(tek başına iktidar olunmaması),çözüm sürecinin ortadan kalkmasının bahane edilmesiyle birlikte , vatan evlatlarının şehit haberleri ocaklarımıza kor ateş düşürmeye devam ediyor.

Tüm kesimden arkadaşlarımızın,eşimizin ,dostumuzun ve çevremizdeki tüm tanıdıklarımızdan birer ikişer şehitler veriyoruz.

Subaylarımız,astsubaylarımız,uzman çavuşlarımız ,askerlerimiz, polislerimiz şehadet şerbetini içerlerken yüreklerimiz yanıyor.

Sivil vatandaşlarımız ölüyor.

Sivil güvenlik görevlilerimiz katlediliyor.

Asıl yüreğimize kor ateş salınanlar ise kaçırılan asker,subay ve polislerimiz oluyor.

Kaçırılan kişilerden haber alamıyoruz.

Gazilerimiz bu aziz vatan için önemli vücut organlarını kaybederken ,onların tarif edilemez acılarını içimizde hissedebiliriz.

Şehit ve gazilerimiz için her zaman elimizden geldiğince yasallar çıkarsak da onların bu vatan için yaptıklarını ödeyemeyiz.

Bugünlerde özellikle milli birlik ve beraberlik açısından tüm sivil kuruluşlar taşın altına eline koyması gerekir.

Gazeteler magazin sayfalarında ateş çemberinde geçtiğimiz bugünlerde, renkli magazinel haberlerine son vermelidir.

TV'lerde magazinel programlar sonlandırılmalıdır.

Yerel belediyeler festivallere ara vermeli.

Konserler iptal edilmelidir.

Milli birlik duygularını artıracak paneller ve toplantılar düzenlenmelidir.

Spor karşılaşmaları başlamadan önce terör lanetlenmeli.

Bir gün için tüm yazarlar teröre karşı kenetlenmelidir.

Tüm siyasi partiler bir araya gelerek misak-ı milli sınırlarına sahip çıkmalıdır.

Ülkemiz emperyalist güçlerce parçalanırsa hukuk ortadan kalkar,ne sosyal güvenlik kalır ne de haklarımız, bir kez daha düşünün.

Sosyal güvenlik ve çalışma hayatını ilişkin tüm hukuk kuralları bu ülkenin bölünmezliğiyle yürür,kurumlarda aynı şekli ile işlem görür.

Özellikle terörün hakim olduğu bölgelerde görev yapan Sosyal Güvenlik Kurumu,Çalışma ve İş Kur Müdürlük mensupları da ,kızgın ateş çemberinde görev yapıyorlar.Onlarında bu zor görevi, ateş çemberinde nasıl çalıştıklarını tarif edemeyiz.

Sağlık Bakanlığına tabi çalışanlarda aynı bölgede tüm tehditlere rağmen görevinin başındalar.

Batı da yaşayanlar bu zor şartlarda görev yapanlara destek adına onlara her türlü konuda yardımcı olmaları gerekiyor.

Tatil yerlerinde şezlonglarda güneşlenenler ,bir kez olsun düşünün 7/24 görev yapan vatan evlatlarına karşı sosyal sorumluluk olarak 1 gün magazine değer vermeyin ,sorunlara sahip çıkınız.

Umarım tüm sosyal güvenlik yazarları da milli birlik içinde bir araya gelir ,onlarda iç ve dış düşmanlarımızı köşesinden protesto eder.

(Kaynak: alitezel.com | 17.08.2015)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM