BASINDAN YAZILAR
İsteğe baglı prim borcundan kurtulma yöntemleri / Celal Kapan - MuhasebeTR

İsteğe baglı prim borcundan kurtulma yöntemleri / Celal Kapan

Önceki yazımızda isteğe bağlı sigorta primi ödeyenler için, özel bir anlamı olan 12 aylık sorgulama ve ödeme süresi kavramının ne anlama geldiğini, örnekleriyle birlikte açıklamaya başlamıştık. Bu kavram, bazı aylar primlerini kaçırarak ödeyemeyenler için sağlanan son bir imkan niteliğinde... Yazımızda örneklendirdiğimiz üzere, herhangi bir döneme ait primin, 12 aylık ödeme süresi hesaplanırken, sürenin o ayın son gününden değil de, ilk gününden başlanılarak hesap edileceğini tekrar hatırlatalım. Buna göre ödemesi kaçırılan 2010 Eylül ayı isteğe bağlı sigorta priminin 12 aylık sorgulama ve ödeme süresinin sonu, 31 Ağustos 2011 tarihi olacaktır. Bu tarihe kadar kaçırdığınız primi gecikme zammı ve faiziyle birlikte ödemeniz şart. Eğer öngörülen sürenin sonuna kadar ödemeyi gerçekleştiremezseniz, daha sonra geriye dönerek kaçırdığınız primleri ödeme şansınız olmayacak. Belki isteğe bağlı sigortalılığınıza devam edeceksiniz ancak, ödeyemediğiniz ayların hizmetleri toplam sigortalılık sürenizden düşülecek.

DİLEKÇE ŞART
Tabii isteğe bağlı sigortalılık yoluyla kazanılan sigortalı hizmet süresinin tespiti için, 12 aylık sorgulama ve ödeme süresinin sonuna kadar beklenilmemesi de her zaman mümkün. Sigortalı, bir dilekçe ile kuruma, ödeyemediği ayların primlerini ödemek istemediğini bildirerek, hizmet süresinin bir an önce tespit edilmesini isteyebilir. SGK genelgesinde bu dilekçe "12 Aylık Sorgulama Süresine Göre İsteğe Bağlı Sigortalılık Süresi Tespiti" dilekçesi olarak adlandırılıyor. Ayrıca genelge ekinde dilekçenin örneği de mevcut. SGK, emeklilik işlemi gibi, hizmetlerinin tespitini gerektiren işlemleri yaptıracak olan sigortalılardan, bu dilekçeyi muhakkak alır. Aksi halde gereken işlemlere devam edilmez. İlk bakışta basit bir işlem gibi görünse de bu dilekçe, hem sigortalılar hem de SGK çalışanları açısından baş ağrıtır.

MAĞDUR OLABİLİRSİNİZ
Zaten genelgenin aylık bağlama işlemlerine ilişkin ileriki bölümlerinde bu konuya örnekleriyle yer veriliyor. Genelge sistematiğine sadık kalarak, ileriki yazılarımızda yeri geldikçe bu konulara da değineceğiz.
Kısacası "12 Aylık Sorgulama Süresine Göre İsteğe Bağlı Sigortalılık Süresi Tespiti" dilekçesinin zaman zaman baş ağrıtacağını söyledik. Çünkü bu dilekçe, sigortalılar açısından bir vazgeçme işlemi demek. Eğer emeklilik için sigortalılık süresini doğru hesaplayamamışsanız, bu vazgeçme işlemi emeklilik sürenizin gecikmesine yol açabilir. Dolayısıyla mağdur olabilmeniz ihtimali söz konusu. Yine genelgedekilere sadık kalarak konuyu örneklendirelim. İlk örnekte, 14 Mert 2009'da isteğe bağlı sigortalılığa başlayıp, 16 Haziran 2011'de durdurma dilekçesi veren sigortalının, en son 2011 yılı Haziran ayı primini ödediği ve 2009 yılı Mayıs, 2010 yılı Eylül, Kasım ve Aralık aylarının primlerini de ödeyemeyip kaçırdığını kabul edelim. 2009 yılı Mayıs ayı için 12 aylık ödeme süresin geçiren sigortalının önünde, iki seçenek vardır. İlkinde, 2010 yılı Eylül, Kasım ve Aralık ayları primlerini gecikme zammı ve gecikme faizi ile ödeyerek toplam 90 günlük hizmeti kazanabilir. Ancak diğer seçenekte, bu üç ayın primlerini de ödemeyeceğini beyan ederek, 14 Mart 2009'da başlayıp, 16 Haziran 2011'de sona eren sigortalılık süresi içindeki toplam kayıp süreyi 120 güne çıkarabilir.

4 AYRI EVRE
Sigortalı bu üç ayın primlerini ödememekte kararlı ise, doğrudan "12 Aylık Sorgulama Süresine Göre İsteğe Bağlı Sigortalılık Süresi Tespiti" dilekçesini vererek, işlemlerine devam edilmesini sağlayabilir. Bu durumda sigortalının hizmet süreleri 14 Mart 2009-30 Nisan 2009 dönemi, 1 Haziran 2009-31 Ağustos 2010 dönemi, 1 Ekim 2010-31 Ekim 2010 dönemi ile 1 Ocak 2011-16 Haziran 2011 dönemi olarak dört ayrı evre halinde belirlenmiş olur. Konuyla ilgili önceki yazılarımızda değindiğimiz üzere, sigortalı, 2011 yılı Haziran ayı primini tam yatırmış, fakat durdurma dilekçesini 16 Haziran 2011 tarihinde vermişse, 14 günlük hizmet kaybı daha olur. İşte emeklilik hesaplarının kılı kılına yapıldığı hassas durumlarda, örneğimizde olduğu gibi toplam 134 günlük kayıp bazen hesapları alt-üst ederek baş ağrıtıcı olabilir.

İkinci bir örnek
Genelgede bu konuda verilen ikinci örnekte, 25 Mayıs 2010'da isteğe bağlı sigortalılığını durdurma dilekçesi veren sigortalının, en son 2009 yılı Aralık ayı primini ödediği ve 2009 yılı Temmuz, Eylül ve Ekim aylarına ait prim borçlarının bulunduğu varsayılıyor. Bu sigortalının da önünde iki seçenek var. Dilerse 2009 yılındaki kaçırdığı üç ayın primi ile 2010 yılında ilk beş aylık prim borcunu gecikme zammı ve faiziyle ödeyip, sigortalılığını 25 Mayıs 2010 tarihine kadar taşıyabilir. Ama istemezse dilekçe vererek bu prim borçlarını ödemekten vazgeçebilir. Bu durumda isteğe bağlı sigortalılık 31 Aralık 2009 tarihinde sona erdiği gibi ayrıca toplam hizmet süresinden de 90 günlük bir eksiklik daha mevcut olur.

(Kaynak: Yeni Asır Gazetesi | 13.11.2010)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM