BASINDAN YAZILAR
Denizcilerimiz dünya üçüncülüğünü yakaladı / Osman Arıoğlu - MuhasebeTR

Denizcilerimiz dünya üçüncülüğünü yakaladı / Osman Arıoğlu

Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olarak uzun yıllardır denizciliğini yeterli ölçüde geliştirememişti.

Ancak geçtiğimiz dönemde önce ikinci sicile kayıtlı gemilere önemli avantajlar sağlanmıştı. Daha sonra da 6.5.2009 tarihinde kabul edilen 5897 Sayılı Kanun ile yapılan yasal düzenleme ile de gemicilerin öteden beri şikâyet ettiği Türk bandırasına geçişin önündeki en önemli engel olarak görülen Motorlu Taşıt Vergisi'ni gemi ve yatlar için kaldırılmıştı.

Bu yasal düzenleme ile gemi ve yatlardan uzunluk esasına göre alınan ve tutarı son derece minimal seviyede tutulan harç uygulaması getirilmiştir. 2011 yılı için uygulanacak tutarları 236,90 ila 3.791 TL arasında olan bu harç tutarları ticari gemi ve yatlar için yarı yarıya uygulanmaktadır. Öte yandan 22 Ağustos 2009 tarihinde çıkarılan bir Bakanlar Kurulu Kararı ile 30 Kasım 2009 tarihine kadar uygulanmak üzere özel teknelerin ilk iktisabındaki ÖTV oranı sıfırlanmış, KDV oranı da %1'e çekilmişti.

Getirilen bu yeni düzenlemeler ile Türk gemiciliğinin önü biraz daha açılır gibi oldu.

Aslında, dünya krizi öncesinde de tersaneler yeni gemi siparişleri için bir-bir buçuk yıl sonrasına zaman veriyorlardı. Dünya kriziyle beraber bir anda gemicilik sektöründe de ciddi değişmeler oldu. Önce kriz nedeniyle navlunlar dörtte bir, beşte bir oranında düştü. Buna paralel olarak gemi fiyatları da aynı oranda geriledi. 2010 yılında ise yavaş yavaş sektörde canlanma eğilimleri görülse de fiyatlar hâlâ daha kriz öncesinin üçte birleri dolayında seyrediyordu.

Türk gemicilik sektörü bu dönemde biraz daha kontrollü büyümeyi tercih ederek özellikle dönemin koşullarına uygun "handy'' türden ikinci el gemi pazarında en fazla alım yapanlar arasına girdi. 2010 yılı sonuna geldiğimizde ikinci el piyasasında 45 parça kuru yük gemisiyle satın alarak dünya gemicilik sektörü içinde Amerika, Norveç gibi ülkeleri geride bırakarak 3. sırada yer aldı. Tabii 2010 yılında da Yunanlı armatörler 2009 yılında Çinliler'e kaptırdıkları birinci sırayı geri alırken, Çin her sektörde olduğu gibi gemicilik sektöründe de iddialı olduğunu göstermeye devam etti.

Gemicilik sektöründeki bu gelişmelere ve Türk armatörlerce satın alınan kuru yük gemisi sayısına baktığımızda bu tablonun aslında tamamı Türk gemi siciline kayıtlı gemilerden oluşmadığını bilmemiz gerekiyor.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi gemicilik sektörüne yönelik sağlanan bütün bu iyileştirmelere rağmen Türk armatörlerce satın alınan gemilerin halen büyük ölçüde yabancı bayrak taşıdıkları da altını çizmemiz gereken bir gerçeklik olarak önümüzde duruyor. Armatörlerin bu yola gitmelerinin altında başlıca iki temel neden bulunmaktadır.

Birincisi Türkiye'de bir geminin liman başkanlığına tescili ortalama bir ay ile 50 gün arasında bir süre almaktadır. Buna karşılık Panama'da bu süre 3-4 günü aşmamaktadır.

İkinci ve belki de daha önemli bir diğer neden ise gemicilik sektöründeki yüksek ücretler nedeniyle sigorta yükümlülüğünün çok büyük külfet oluşturmasıdır.

Bunun için bizim önerimiz bu sektörün gerçeğinin tam olarak kabul edilmesi ve alınacak idari tedbirlerle bürokrasinin Panama standardına getirilmesi, sigorta primleri konusunda da bu sektöre özel olarak sigorta prim tavanının asgari ücretin bir katı gibi bir tavanla sınırlanmasıdır.

Bunu yaptığınızda artık Türk armatörlerince işletilen gemilerin Türk bayraklı olarak dolaşmaması için herhangi bir mazeret kalmayacaktır.

(Kaynak: Bugün Gazetesi | 04.02.2011)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (156 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM