BASINDAN YAZILAR
Torba Kanun / Prof. Dr. Hakan Uzeltürk - MuhasebeTR

Torba Kanun / Prof. Dr. Hakan Uzeltürk

Uzun bir süredir ülkemiz gündemini meşgul eden Torba Kanun beklendiği gibi Cumhurbaşkanı engeline takılmadan 25.2.2011 tarihli 27857 sayılı 1. Mükerrer Resmi Gazete’de yayınlandı. 6111 sayılı Torba Kanun olarak bilinen Kanun’un resmi adı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”dur. Adı gibi gerçekten bir Torba Kanun olan yen düzenlemede 216 madde bulunmakta olup içerisinde çok sayıda Kanun maddesi değiştirilmekte veya yeni hükümler getirilmektedir.

6111 sayılı Torba Kanun’la ilgili genel olarak bazı olumlu ve olumsuz tespitleri şu şekilde yapabiliriz:
1. Herşeyden önce vergisinde zamanında ödeyenlerle ödemeyenler arasında çok büyük bir adaletsizliğe yol açmaktadır. Bu durum sebebiyle halkın gözünde itibar kaybetmek istemeyen politikacıların bu tür Kanun adlarını af olarak isimlendirmemek eğilimi artık herkes tarafından bilinen bir durumdur. Yeni Torba Kanun da bu sebeple alacakların yeniden yapılandırılması şeklinde kamuoyuna sunulmuş ve Maliye Bakanı tarafından alacakların aslında bir af olmadığı ısrarla vurgulanmış olsa da içerisinde yer alan çok sayıda düzenleme verginin de dahil olduğu çeşitli isimler altında alacakların asıllarını da ortadan kaldıran çok açık af düzenlemeleridir.
2. Bu tür af düzenlemelerinin, uygulamada farklı görüşler olsa bile, mutlaka T.B.M.M.’nde 330 oyla kabul edilmesi gerekmektedir. 6111 sayılı Torba Kanun yakın geçmişte diğer Torba Kanunlarda olduğu gibi yine 330 oyun altında bir oyla kabul edilmiştir. Cumhurbaşkanı tarafından bu durumda bulunan bir Kanun’un bu sebeple Meclis’e iadesi gerekirken daha önceki Torba Kanunlarda olduğu gibi yine yapılmamıştır. Bu nedenle bugün 6111 sayılı Kanun hukuka aykırı bir kanun olarak sistemde yerini almıştır.
3. Kanun bazı ihtiyaçlardan kaynaklanmıştır. Bunlardan bir tanesi vergi sistemimizde yüksek faizler sebebiyle vergi alacaklarının ve prim borçlarının tahsil edilememesi, özellikle vergi sistemimizin vergiden çok bir faiz tahsilatına dönüşmüş olmasıdır. Bunun yanında geçmiş dönem bütçe açıklarıyla önümüzdeki seçimler sebebiyle para bulma isteği temel etkenlerden bir diğeridir.
4. Daha önceki Torba Kanun’lardan beklenen başarı sağlanamamıştır. Bunda en büyük eksik düzenlemelerdeki hukuk eksiklikleriydi. 6111 sayılı Torba Kanun’da bu eksiklikler yine varlığını sürdürmektedir. Son dönemde tahsilatlarda yaşanan bu hayal kırıklığı 6111 sayılı Kanunu tetiklemiştir. Bu nedenle son düzenleme ile eski dönemlerdeki düzenlemeler arasında bağlantı kurulmak suretiyle durum düzeltilmeye çalışılmaktadır.
5. İçerisindeki geniş düzenlemeler sebebiyle tam bir seçim yatırımına dönüşen Kanun’dan toplumda çok büyük bir kesim yararlanabilecektir. Bu nedenle ödemelerini zamanında yapanların bu duruma tepkileri de duyulmaz hale gelmiştir. Bununla birlikte adaletsiz uygulamalar sebebiyle örneğin vergilerini bugüne kadar zamanında ödeyen kesimin de bundan sonra davranışlarını değiştireceği gerçeği de sıkça ifade edilmektedir. Bu durum vergi sisteminde var olan erozyonu daha da arttıracaktır. Zira af üzerine kurulu bir sistem ne verimli, ne adil, ne de sürekli olacaktır.
6. Kanun ile borçlarını ödemeye çalışacakların ekonomik sıkıntılarını aşamamaları halinde eski durumlarından daha kötü bir duruma gelecekleri de unutulmamalıdır. Zira ödemelerdeki aksamalar ile ilgili sonuçlar daha önceki borçları da gündeme getirecektir. Bu durum da ekonominin gidişatı ile çok yakından ilgili olduğundan önümüzdeki dönemde beklendiği iyice dillendirilmeye başlayan yeni ekonomik krizler tahsilat rakamlarında da belirleyici role sahip olacaktır. Hatırlarsak 2008-2009 döneminde beyan edilen ve varlık barışı rakamı olarak lanse edilen 47.2 milyar liradan tahakkuk 1.556 milyar lira, tahsilat ise sadece 830 milyon lira olarak gerçekleşmişti. Bu durum ekonominin gidişatının ödemeler olan etkisini göstermektedir.
7. Yeni Kanun kapsamında yüksek faiz sebebiyle vergi borçlarını ödeyemeyenler bakımından avantajlı bir durum yaratılmıştır. Bu sebeple bu grupta bulunan büyük bir kesim ödemelerini aksatmadığı müddetçe faiz kıskacından kurtulabilmektedir. Af çıkacağı duyumu sebebiyle uzun süredir borçlarını ödemeyenler yine avantaj sağlamışlardır. Burada vergisini zamanında ödeyenler bakımından herhangi bir avantaj yaratılmaması adalet duygusu bakımından hatalı olmuştur. Bu durumu bir önceki Cumhurbaşkanı benzer bir af kanununu yukarıda izah ettiğimiz sebeplerden dolayı Meclis’e iade ederken şu ifadeleri kullanmıştır: “Bu durum bir yandan vergi suçlarının işlenmesini özendirmekte ve vergi cezalarının caydırıcı etkisini azaltmakta, öte yandan vergisini zamanında ödeyen yurttaşların adalet duygusunu incitmekte ve güveni sarsmaktadır.”

(Kaynak: 6news | 01.03.2011)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM